20 Ocak 2015 Salı

Lipton "herkese benden lipton" Çay reklam önerim. :))))

Çay reklamlarını izliyorum, neymiş efendim yumuşak içim. Çayı yapan kişi demliğe çayı bolca katar çay bekler  ve zehir gibi olur. “hani len yumuşak içim, hani uzun süre beklese de çayın tadı bozulmazdı.” Tüm karizma yerle bir oldu mu? Oldu. Şimdi Türkiye Çaykur  çayın markası mı? Evet. Markanın önüne, arkasına, sağına, soluna yaklaşabilen var mı? Yok. Peki  bunu nasıl yıkabiliriz. Nasıl bir reklam yaparsak ilgiyi diğer bir markaya yönlendirebiliriz. Mesela şöyle efendim. Bizden bi arkadaş bulacağız ne yaşlı ne genç orta yaşlarda girecek köy kahvesine “herkese benden lipton” diyecek,sonra sahne değişecek, “alo sen lipton’u koy ben geliyorum”diyecek. Biri kahvaltı masasına gelmeden bağıracak “lipton’um açık olsun” diyecek. Cafe’ye oturan gençler “bize iki lipton” (tabii ki burada ürün çeşitliliği olduğu için adamın sana soğuk çay getirme ihtimalide var J ) neyse artık reklamı yapacak kişi bu kısmı bir şekilde halleder. Vsvsvsv böyle onlarca örnekle insanların kafasında “heee çaykur’dan başka çay markası da varmış bi deneyelim.”dedirtmek lazım. Sonrası  markanın piyasaya sürdüğü çayın kalitesine bakar. Yoksa bizim çay çok iyi, için görün, yumuşak, onlar çay bu ofçay, en güzel çay doğuş çay (bi kere çok kötü) vs demenin bir anlamı olduğunu düşünmüyorum. Kısaca fikrim budur kardeşim. Saygılarımla.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder