Etimaximus"Enerjiniz Bizden,Kullanması Sizden" Reklam Fikrim. #etimaximus

Anadolu’nun  küçük bir köyünde eski bir evin odası duvarda boydan boya asılı İstanbul fotoğrafı  karşısında zımba gibi bir delikanlı elindeki Maximus’tan bi ısırık alır iki kolunu açar, fotoğrafa doğru “İstanbullll seni yeneceğimmm” diye bağırarak talim yapar. Bunu 4-5 kere tekrarlar ve evden dışarı çıkar.Otobüse biner kafada bin türlü hayal  ve İstanbul boğazının kenarına varır,maximustan bi ısırık alır,iki kolunu açar “Ulannn İstanbulll yeneceğimmm seniiiii’nin” iii”leri bitmeden.elbisesinden biri asılır,elinde mendil gencimize “abi bi mendil”,bu sırada ayağında bi kişi biter ayakkabısından yakalamış “abi parlatalım cila felan atalım”,bi kişide elinden tutmuş “abi bi falına bakalım” bizim ki afalllar kalır “gidin başımdan” dese de onlar ısrar etmeye devam ederler.Bizimki bi topuk başlar onlardan kaçmaya dere tepe düz gider.Kanter içinde kendini köyünde evin kapısında bulur.Bi hırsla odadaki fotoğrafı yırtmak için evin içine dalar,odanın kapısını açar birde bakar ki küçük kardeşi İstanbul fotoğrafını kaldırmış yerine köyün fotoğrafını asmış bir elinde maximus’u köyün merkezine  bakkal dükkanı çizmiş, kendi kendine konuşuyor,”burdan başlayacağız önce köyü sonra tüm memleketi “J))

Ve slogan gelir.

“Enerjiniz bizden,kullanması sizden”

Axe Parfüm "Ne sıktığın Önemlidir"Reklam Fikrim.Yine action,yine action. :)))

Yakışıklı abimiz evden çıkmadan Axe parfümünü sıkar hava bin beş yüz evden geniş kalabalık bir caddeye çıkar. Başlar yürümeye yanından geçtiği güzel kızlar birden canavara dönüşür ve abimizin peşinden koşmaya başlarlar bizim ki bi şaşkın ve fena halde korkmuş halde başlar onlardan kaçmaya. Bir,iki derken onlarca kız canavarlaşır ve abimizi kovalamaya başlarlar.Abimiz içinden arkadaş ben hep bu parfümü sıkıyordum kızlar bayılıyordu vs diye aklından geçirir bu arada da can havliyle kaçmaya devam eder,arkasındaki canavarlar çoğalmaya başlar.Yakışıklı abimiz evde parfüm sıktığı sahneyi tekrar düşünür ki ,Axe yerine başka parfümü sıktığını anlar birden bi parfüm dükkanına yönelir.Ordan bi Axe kapar üstüne sıkar ve dışarı çıkar bu arada canavar olan kızlar bunun üstüne bi atlarlar kokuyu duyan havada tekrar güzel kıza dönüşür. Ve abimizin üstüne onlarca güzel kız düşer.

Ve slogan gelir.

Axe "ne sıktığın önemlidir"

Sloganı "Ruh Öküzün"olmayan.Eti Maximus Reklam Fikrim.

Pop starımız konserdedir. millet coştukça coşmaktadır. son şarkı gelir, heyecan herkeste tavan yapmıştır ve pop starımız şarkı bitiminde sahnenin önünde bulunan seyircilerin üzerine atlayarak konserini atraksiyonla bitirmek ister. Tam o sırada sahnenin kenarında bir kız çocuğu elinde maximus’la belirir, birden herkesin gözü oraya takılır kız maximus’u olduğu yerin önüne doğru atar. herkes oraya koşar, pop starımız da tam o anda atlar dankkk yere çakılır  ve slogan gelir…!

Maximus “ruh öküzün”sloganımız tabii ki değil J böyle slogan mı olur arkadaş töbe töbe J)))))))

Elidor Şampuan "Zıp Zıp Zıplatan" Reklam Fikrim :)

Şampuan reklamı yapalım mı yapalım.Tercihe göre 20-30 adet güzel bakımlı saç renkleri ayrı kimi sarışın,kimi siyah,kimi kızıl vs. önce saçlarını yıkıyorlar kuruluyorlar ve büyük bir caddeye çıkıyorlar.En baştaki kızımız başlıyor konuşmaya “biz saçlarımızı  Elidor’la yıkarız,saçlarımız saç kıllarımız bu sayede çok güçlü ve esnektir.

Şimdi ne kadar sağlam ve esnek saçlara sahip olduğumuzu test edeceğiz”der.Aralarından biri kızların saçlarını birbirlerine bağlar ve kızlardan biri bu bağlanan saçların üstüne çıkar başlar zıplamaya hatta havada değişik şekiller yaparak zıplar ve konuşmaya başlar “İşte Elidor’la yıkanan saçlar bu kadar sağlam ve esnek olur,sizde deneyin memnun kalacaksınız J

“Caramio’suz kalma,tek takılma,yere çakılma”Caramio REKLAM FİKRİM.

Stadyumun tam ortasına  elinde Caramio’su  gencimiz bi sandalye atmış oturuyor.Şimdi ben ne yapsam ki ne yapsam ki derken,Caramio’yu açar bi ısırık alır.”güneş tam stadyumun tepesine gelsin ısınalım”der.Birden kar yağmaya başlar,stadyum komple karla dolar.Bizimki karın altında kalır. Caramio’dan bi ısırık daha alır,”yağmur yağsın karlar erisin bari”der.Bu seferde güneş stadyumun tam üstüne gelir karlar komple erir,bu seferde bizimki  sıcaktan yanar,kavrulur.Caramio’dan bi ısırık daha alır “yandık be az hava essinde serinleyelim” der.Bu seferde bi fırtına  çıkar gencimizi stadyumun sağına soluna fırlatır sandalyenin üstüne oturtur.Bizim ki bi affalar “ne oluyoruz ”derken.stadyumun dev ekranında elinde Caramio  kahkaha atan kızıl saçlı bi kız  belirir.”ne oldu,ne dediysen tersimi oldu,eee sen bensiz Caramio yer,bensiz hayal kurarsan böyle olur”der.Elindeki Caramio’dan bi ısrık alır.Bizimki olduğu yerde havalanır,uçar uçar sonra düşmeye başlar tam sahanın ortasına çakılacakken kızımız bunu tutar.Gerisini yazmama gerek yok sanırım.

Ve slogan gelir.

“caramio’suz kalma,tek takılma,yere çakılma”

Royal Halı "Sevginizi Üzerimize Yazın"Reklam Fikrim.

Evli çift evlerinden çıkarlar.”Görüşürüz”diyerek farklı yönlere ayrılırlar.Köşeyi döner dönmez ikisi de son hızla koşmaya başlarlar ve ikisi de aynı şehirdeki iki ayrı Royal Halı bayisine koşarak girerler.”Siparişim hazır mı” diye sorarlar.Elemanlar hazır abi,abla derler.Halıları sırtlanırlar başlarlar cadde de  koşmaya bir yerde ikisi buluşurlar.Bu sefer bi yarıştır başlar,birbirlerinin önünü kesmeler,ittirmeler vs arabaların üstünden koşarak karşıya geçmeler felan yani kısaca buraya güzel bir action yerleştiriyoruz.Neyse bi apartmanın önüne gelirler.Karşılarına Orhan Gencebay çıkar “gelin birlik olalım" vs şarkı söylemeye başlar.Bunlar abi şimdi sırası mı derler sağından solundan geçerek apartmana girerler merdivenlerde yukarı doğru yarışmaya devam ederler.Kapıyı çalarlar halılarla içeri dalarlar.

"Anneee doğum günün kutlu olsun" diye bağıracakları sırada bakarlar ki Annelerinin ismini yazdırdıkları halıyı babaları yaptırmış Annelerinin önüne sermiş.Baba “geç kaldınız” der ve gülümser.

Royal Halı "Sevginizi Üzerimize Yazın"

Royal Halı "Değerlidir"Psikopata bağladığım reklam fikrim :)

Anne baba ve bir adet kız çocuğundan oluşan Çekirdek ailemiz,tabakların içine çekirdekleri doldurmuşlar evin salonundaki dev ekran televizyonun karşısına oturmuşlar.Çekirdeklerini çitleyerek Korku filmi izlemektedirler.Korku filmi çok heyecanlıdır,action doludur.Bildiğiniz sahne balta girmemiş ormanlarda yağmur o biçim yağmakta,elinde motorlu testeresi üstü başı kan,çamur,irin devasa bir psikopatımız önüne katmış kızımızı manyak gibi bağırarak,”gel buraya kesecem seni doğrayacam,kuşbaşı yapacağım”gibi şeyler söyleyerek kızımızı koşturmakta kızımız korkudan dünya şampiyonlarına taş çıkartırcasına koşarak kaçmakta.Bizim çekirdek ailemizde bu sahneyi çekirdeklerini son hızla çitleyerek seyretmekte.Derken bizim manyak psikopatımız birden durur ailemize döner “yavaş çitleyin lenn şunu konsantrasyonumu bozuyorsunuz,gelirim oraya sizi doğrarım bak”der.Ailemizin gözleri fal taşı gibi açılır.Korkarlar,babamızın birden erkekliği tutar “Yürü git len kimi kesiyosan kes,benim asabımı bozma”der.Psikopatımız olaya fena sinirlenir televizyonun içinde salona elindeki Elektrikli testere ile atlar,salondaki halı kan,çamur,irin olur fena halde ortalık batar.Babamız bu olay çok sinirlenir.Koltuğundan kalkar psikopatımıza bir tokat atmak için elini kaldırır.Kameramana döner “abi iki dakka kapat bu kısım sakıncalı”der ortam kararır,pat,küt.çat,pat sesler duyulur.Kamera açılır psikopatımız salonun duvarına yapışmış baygın şekilde durmaktadır.

Babamız “ulen bize saygın yok bari şu güzelim halıya saygın olsun,batırdın güzelim halıyı”der.

Ve slogan gelir.

Royal Halı “değerlidir”

TOYOTA "Hayalinizdeki Arabayı Tasarlar" REKLAM FİKRİM.

Tasarımcımız aylarca veya yıllarca yada arzuya göre asırlarca bir araba hayal eder ve arabayı son haline getirir büyük bir kuşe kağıda resmini çizer ve Toyota Ceo’suna gider o sırada Ceo bir bayidedir.Ceo’nun önüne tasarımını koyar işte budur der.

CEO gözüyle arkayı işaret eder aynı araba bayidedir.

Ve slogan gelir.

"Hayalinizdeki Arabayı Tasarlar" Toyota

OMO Çamaşır Deterjanı "Kirleneceksen Tam Kirlen,OMO Temizler" Reklam Fikrim.

Bizde yapalım bi “Kirlenmek Güzeldir” reklamı. İron Maiden, Metallica veya Pentagram seçin birini, ben seçtim Metallica, Metallica’yı Türkiye’nin en büyük çayırlık alanına konsere gelir. Binlerce insan alanda, kovadan boşanırcasına yağmur yağmakta. insanların elinde bira, kola, şarap, metallica başlar çalmaya insanlar tabii ki kendinden geçer,kafa sallamalar felan çılgınlıklar, artistlikten kafa sallamalar ellerdeki biralar,şaraplar,Colaların insanların üzerlerine dökülmesi,yağmurun etkisiyle alanın çamurlaşması ve gençlerin zıp zıp zıplarken üstlerinin başlarının çamur olması, gençlerin yerlerde yuvarlanması ve reklamların unutulmaz kiri çim lekelerinin de bu şekilde gençlerin üstüne bulaşmasıyla olayımız tamamlanır sanmayın daha yağ lekesi var. onu nereden çıkartacan bakalım der gibisiniz kolay iki yangın helikopteri yukardan gelir, tonlarca yağı insanların üzerlerine boşaltır. Millet kendinden geçtiği için bu yağın farkında bile olmaz. Millet o biçim kirlenir ıyyyyyyyyy yaniii sonra ne mi olur. Metalllica birden müziği keser zınk millet nerden geldiğini şaşırır bakarlar ki üstleri başları leş gibi. Metallica solisti “Kirlenmek Güzeldirrrr” diye bağırır,”bunu temizlemek OMO’ya düşer” der. Temizlenelimmmmmiiiii diye bağırır, millet çılgıncaaa temizlenelim diye bağırırrr.Metallica solisti gelsin o zaman der.Yukardan dört helikopterin taşıdığı devasa bir Çamaşır Makinesi alana iner. Solist bağırır "atlayın içine" der. millet içine doluşur.Ve o arada bi greyder gelir, kepçesi OMO ile dolu, kullanan Şebnem Ferah müzik gelir. Kepçedeki tüm OMO’yı çamaşır makinesine boşaltır. kapağını kapatır ve çalıştırır. Metallica bi çılgın parça daha çalmaya başlar. millet çamaşır makinesinin içinde hem temizlenir hem parçaya eşlik eder. şarkı biter. Milletin bütün pislikleri temizlenmiş ak pak çamaşır makinesinden çıkarlar.Güneş açar, kuşlar cıvıldar, ağaçlar çiçek açar. ohhhh misssss :) ve slogan gelir.

Kirleneceksen Tam Kirlen, OMO Temizler.

Toyota Yaris "DOMİNO ETKİSİ YARATIR"Reklam Fikrim...!

Kahramanımız yeni aldığı 2020 model Toyota Yaris arabasına atlar şehirde gezmeye çıkar ve her zaman olduğu gibi şehirdeki insanlar (sanki ilk defa araba görüyorlarmış gibi aaaa bak ya araba ooo süper manyak vs gibi) arabamıza çarpılırlar çok beğenirler,hayran kalırlar,hayallerini süsleyen arabayı görmüşlerdir ve arabayı gören istisnasız herkes arabanın modeline bakmak için araba önlerinden geçerken arabanın arkasındaki marka kısmına bakmak için eğilirler ve düşerler domino taşı gibi bu arada arabamız şehirde gezmeye devam etmektedir.Binlerce insan bu harikulade arabamızın markasına bakmak için eğilmeye ve düşmeye devam etmektedir.Sıralı şekilde binlerce insan markaya bakarken üst üste düşer ve arabamız şehir gezmesini bitirir kamera yukarı doğru ilerler ve gökyüzünden şehri kuşbakışı çeker veeeeee Yariiiiiiiiissssssss’i bu üst üste  düşen insanlar  domino etkisiyle yazmışlardır…

Ve slogan gelir…!

Toyota Yaris

“DOMİNO ETKİSİ YARATIR”

Toyota Yaris "BAŞTAN ÇIKARIR"Reklam Fikrim...!

Yeni Toyota Yaris’leri  İstanbul bayisine taşıyan Tır boğaz köprüsüne giriş yapar ve orta şeritten ilerlemektedir.Tır'ımızın şoförü yüksek sesle müzik dinlemektedir.Sağ,sol ve Tır'ın arkasında bulunan araçlardaki kişiler Yaris’leri görünce kendilerinden geçerler bir Yaris kapmak için yanındakileri direksiyona geçirerek değişik atraksiyonlarla Yaris’lere ulaşmaya çalışırlar ve 10 Yaris’i Tır’dan aşağıya Tır hareket halindeyken indirmeyi başarırlar ve Tır boğaz köprüsünü geçer bayiye doğru gider diğer araçlar başka yollara saparlar ve Tır'ımız boş halde bayiye varır.Şoförümüz tam bayiye girerken birde bakar ki taşıdığı tüm araçlar bayinin önünde satış işlemi tamamlanmış şekilde duruyor.

Ve slogan gelir.

Toyota Yaris “BAŞTAN ÇIKARIR”

Allianz Sigorta "Artislik yapmayın,SİGORTA yaptırın" reklam fikrim #allianzsigorta

Ünlü futbolcumuz antremandan sonra  futbol topunu olanca gücüyle havaya doğru vurur.Sonra duşuna gider,oradan çıkar yemek yer,bara gider,eğlenir,yatar uyur ve tekrar antremana gelir ve attığı topun ayağına gelmesini bekler ve o anda dibine devasa bir ufo düşer.Futbolcumuz düşen ufo’nun etkisiyle antreman yaptığı sahadaki kaleye gol olur..! 

Ve slogan gelir 

            

                                           Allianz sigorta

“Artistlik yapmayın,Sigorta yaptırın”

"Cesaretini Topla Yüzüne Söyle,Karşılığını Bekle"Cafe Crown Reklam Fikrim. #cafecrown

İstanbul Nişantaşı’ndaki Kafe Cafe Crown’da oturan iki aşık  kahveleri söylerler.Kahveler Cafe Crown bardağı ile gelir.İki aşık çok neşeli gülüp eğlenmektedirler.Ahmet kahvesinden bir yudum alır ve birden  ayağa kalkıp yüksek sesle konuşmaya başlar tüm cafedekiler olaya dikkat kesilir “Ayşe bak aslında ben seni çok ama çok seviyorum ama ben evlenmek ,ayağımda çocuk sallamak,pazardan alışveriş yapmak istemiyorum” der.Masadaki tuzluğu alır on metre ilerde tezgahta duran  boş kahve bardağına  basketi  atar “işte ben buyum Ayşe ben Amerika'ya gidip  basketbolcu olmak istiyorum.Kobe Bryant’ın attığı üçlüğü havada kapıp uçarak onun potasına smaç basket yapmak,Tim Dunkan’ın smacını bloklamak,delice alkışlanmak dünya starı olmak istiyorum Ayşeeeee” der.

Bu sefer Ayşe Kahvesinden bir yudum alır  ayağa kalkar “tamam o zaman Ahmet karşıla” der ,sağ eliyle Ahmet’e bi tokat patlatır,Ahmet olduğu yerde ters döner ve yere kapaklanır.Ayşe “Basketttt” diye bağırır,Cafedekiler ayağa kalkar ve Ayşe’yi alkışlamaya başlarlar,Ayşe şeklini yapar.

 Ve slogan gelir.

"Cesaretini Topla Yüzüne Söyle,Karşılığını Bekle"

CARAMİO "Özgüven Patlaması Yaşatıyooo"REKLAM FİKRİM...!

Güzel  sarışın (reklamda sarışın iyidir) uzun boylu  güzel giyimli ablamız şehrin geniş caddesin de yürümektedir.Ve dalga geçmek için önüne gelen erkeklere “vayyy yakışıklı naaber” diyerek yürümeye devam eder.Ve bunu söylediği erkekler peşine takılır bir,iki,üç,dört derken yüz yüz elli kişi peşine takılır cadde komple kızın arkasındakilerle dolar kızımız bu arada olayına devam etmektedir.Ve karşıdan elinde Caramio  bir erkek daha gelmektedir ”vayy yakışıklı naaber” erkek eliyle dur işareti yapar ve başlar konuşmaya.

Bir  sen beni  tanıyor musun hayır tanımıyorsun bu ne samimiyet kardeşim.iki  ben evliyim karımı seviyorum,ona aşığım seninle hiç işim olmaz.Üç  yakışıklı olmamdan sana ne,tamam arkadaşlar beni Brad Pitt’e benzetirler  ama onlar benim arkadaşlarım sen benim neyimsin aaaa çoook ayıp ama bu yaptığın der .Elindeki Caramio'dan bi ısırık alır ve döner arkasına gider.Kız arkasından şaşkınlık içersinde baka kalır :)

Slogan gelir.

"Caramio,Özgüven Patlaması Yaşatıyooo" J

Allianz Sigorta "Kurtulduğunuza Sevinin"Reklam Fikrim.

Kahramanımız lüks teknesine biner tek başına denize açılır.Güzel bir yer bulur, demir atar ve yüzmeye başlar birden ayağına kramp girer ve suyun dibine doğru iner yukarı çıkmak için çırpınır çırpınır ve son anda kendini kurtarmayı başarır ve suyun yüzeyine çıkar deriiiin bir ohhhh çeker ve tam o sırada teknesine kocaman bir yük gemisi çarpar ve tekneyi paramparça eder ve ses gelir "Kurtulduğunuza sevinemediniz mi, o zaman Allianz Sigorta’ya gelin sizi sevindirelim" ve tekneni aynısı yerine gelir.

ve slogan

ALLİANZ SİGORTA

"Kurtulduğunuza Sevinin"

http://www.allianzsigorta.com.tr/

Allianz Sigorta "HIZIMIZLA ŞAŞIRTIRIZ" sigorta reklam fikrim yine action yine action :)

Oldukça şık ve pahalı takım elbiseli,yakışıklı,karizmatik abimiz rezidansın tam ortasında durmaktadır ve hafiften tebessüm etmektedir.

Ve konuşmaya başlar “Bu lüks rezidans bana ait,dün burayı Allianz sigortaya sigortalattım.Dediler ki biz şöyle iyiyiz,böyle iyiyiz,hızlı hasar tespit yaparız,ödemenizi kısa sürede yaparız gibi şeyler söylediler.Şimdi bir deneme yapacağız bakalım ne kadar hızlılar veya değiller göreceğiz”der.

Üstündeki takım elbisenin ceketini çıkarır kollarını sıvar ve yanda duran balyozu alır,rezidansında ne var yok balyozla girişir,televizyon,buzdolabı,çalışma masası,yer döşemeleri,çam çerçeve ne varsa paramparça eder ve ilk olduğu yere geri döner üstüne çeki düzen verir yine hafiften bir tebessüm.”şimdi arayalım bakalım” deyip cebinden telefonunu çıkarır ve sigortayı arar “alo rezidansıma hırsızlar girmiş para bulamayınca ortalığı yıkmışlar ne var ne yok parçalamışlar bi ilgilenir misiniz” diyerek telefonu kapatır.Yarım saat içinde sigorta gelir bir saat içinde hasar tespiti yapar.Sabaha hesabına para yatar.

Abimiz parasını çekmek için bankaya gider parasını ister,banka görevlisi “paranız bloke olmuş”der.banka görevlisinin hemen arkasında ki Allianz yetkilisi hafif bir tebessüm atar.

Ve slogan gelir

Allianz Sigorta

“HIZIMIZLA ŞAŞIRTIRIZ”

Arnica Elektrikli Süpürge "Tüm Pislikleri Çeker" Reklam Fikrim...!

Güzel bir İstanbul sabahı kuşlar cıvıl cıvıl (öle olsun istedim :D ) hafiften bir esintiyle beraber yapraklar ahenkle dans ederken. Ulan İstanbul’dan tanıdığımız Zeynep Kankonde (Şehriban) teyzemiz evi Arnica elektrikli süpürgesiyle sanki temizlik ve elektrikli süpürge yeni icat edilmişcesine aşkla, şevkle evini temizlemektedir.Hafiften bir şarkı mırıldanmakta sanki temizlik değil de Maldivler de tatildedir J .Neyse olayımıza geçelim. Şehriban teyzemiz hem evi havalandırıp hem temizliğini yaparken dışardan bir ses “hırsızzzz vaarrr yardım edin” diye bağırır.Teyzemiz elinde süpürge evin açık penceresinden dışarı bakar ne görsün kapkaççı elinde çanta son sürat kaçmakta öbür tarafta kızımız yardım edin diye yırtınmakta. Teyzemiz hemen elindeki Arnica Elektrikli Süpürgenin ucunu kapkaççıya doğru tutar, kapkaççı önce olduğu yerde kalakalır sonra geriye doğru uçarak süpürgenin ucuna yapışır.Teyzemiz pis bir gülümseme atar, kapkaça uğramış kızımız ve polisler gelir kapkaççıyı alırlar ve mutlu son.

Ve slogan gelir.

ARNİCA

”Tüm Pislikleri Çeker”

"Enerjini İyilik için Kullan"Red Line Enerji İçeceği Reklam Fikrim...!

Gencimiz  üstünde kafataslı tişörtü, kulağında kulaklığı, bir elinde son model akıllı telefonu, bir elinde enerji içeceği,  şehrin büyük bir caddesinde yürümektedir. Enerji içeceğinden içtikçe seyrettiği reklamlar aklına gelir, acaba nasıl kopsak, gecelere mi aksak, kanatlanıp güneşe kafamı atsak yoksa gıcık gıcık espriler mi yapsak diye düşünürken, karşıdan karşıya geçmeye çalışan teyzemizi görür koşar ve ona yardım eder.  Teyzemizi karşıdan karşıya geçirir. Sonra bir bakar ki birileri ev taşıyor ama zorlanıyorlar hemen el atar ev taşımalarına yardımcı olur, bakar ki kenarda bi amcamız limon satmaya çalışıyor ama ne gelen var ne giden enerji içeceğinden bir yudum alır ve başlar bağırmaya herkesi başına toplar tüm limonları sattırır. Sonra bakar ki iki genç kavga ediyor hemen aralarına girer onları barıştırır ve yoluna devam eder. Birden kendisini çok mutlu hisseder.

Ve Slogan gelir.

RED LİNE

“Enerjini İyilik için Kullan”

Red Line Enerji İçeceği "Milli Enerjiniz"Milli Enerjimiz" Reklam Fikrim.

Stadyum ağzına kadar doludur. Takımlar sahaya çıkar.Milli marşlar okunacaktır.Önce Alman milli marşı okunur ve ardından Türk Milli marşı okunmaya başlar.Futbolcular gayri ihtiyari çok fazla sallamamaktadırlar.Takımın en başında Colin Kazım vardır. Ama Colin Kazım avazı çıktığı kadar bağırarak İstiklal Marşını okumaktadır.Tüm stadyum sesi keser ve Colin Kazım’ı dinlemeye başlar,tüm kameralar Colin’e çevrilir, herkes hayret içersindedir, hatta maçı tv karşısında izleyenler bile gaza gelir ayağa kalkar Colin’e Eşlik ederler.Senaryo en başa sarar,soyunma odasında Colin’in Red Line içme görüntüsü gelir.

Ve ardından slogan.                                                            

RED LİNE

“Milli Enerjiniz”

“Milli Enerjimiz”

Şöylede yazabiliriz.Takım Faroe Adalarına maça gider.Stadyum doludur.Stadyumda bir tane Türk vardır.Türk Milli Marşı okunmadan önce bu kişiye red line içirtilir.Elemanımız Milli Marşımız öyle bir okur ki, tüm stadyum ve kameralar tek bu kişiye dikkat kesilir.Türkiye’de maçı tv’den izleyenler gözyaşlarına boğulur ve elemanızla beraber marşımızı okurlar.

Ve slogan gelir.

RED LİNE

“Milli Enerjiniz”

“Milli Enerjimiz”

Artislik Yapma,Şeklini bozdurma "ULUDAĞ GAZOZ" Reklam Fikrim...kopuyoruzzz:):):)

Kovboyumuz etrafındaki güzel kızlara artistlik yapmak için şişeleri karşısına dizer.Silahını çıkarır, şeklini yapar, artistlik o biçim sigarasını ağzından yana alır.Başlar şişelere saydırmaya,bir,iki,üç derken onuncu şişeye gelir bi kurşunda ona sıkar,mermi gider şişeyi deler,şişenin içinden gazozumuz mermi gibi geri fışkırır artist kovboyumuzu vurur atına bindirir.Kızlar bu olaya gülmekten kırılırlar.Ellerindeki Uludağ Gazozdan içerler slogan gelir J

Artistlik yapma

Şeklini bozdurma

“ULUDAĞ GAZOZ”

Land Rover Arabamı desek tank mı desek reklam fikrim...sanatsal kopmaya hazır mıyız :):)

Land Rover marka arabamız etrafı yeşillikli manzaralı,güneşin  dağınık bulutların arasından yüzünü gösterdiği bir otobanda yol almaktadır .Harika tasarım,manyak iç dizayn,az yakıt demeyelim bu yakıtı sömürür :),yol tutuşu muhteşem,konforu ise dillere destan vs diye dış ses kimine göre diş ses gelir.Bu senaryo sıradan mı dediniz,dediniz veeee

Direksiyonu otobandan dışarı doğru kırıyoruz,masmavi deniz manzaralı yüksek mi yüksek bir uçuruma doğru arabamızı yönlendiriyoruz ve arabamızı son sürat uçurumdan aşağı doğru atıyoruz.Arabamız değişik atraksiyonlar yaparak denize balıklama dalıyor ve denizin dibine doğru yol almaya başlıyor,bu arada arabamızın şoförü  sunroof’u açar arabanın üstüne çıkar elinde birde keman vardır.Arabamız deniz altında yol alırken başlar kemanla Mozart’tan bir parça çalmaya tam bu sırada denizdeki tüm balıklar o muhteşem keman sesini duyarlar ve arabamızın yanına gelirler,hem aşkla arabamıza sanatsal şekilde dokunmakta,hemde müziğin ritmine göre şekilden şekle girmektedirler.

Reklam bu ya o sırada keşif için orada bulunan dalgıçlarımızda arabamızı görürler,arabamızın yanına gelirler müziğin ritmiyle arabamızın o muhteşemliğini incelemeye başlarlar tabii arabamız tüm bunlar olurken denizin dibinde yol almakta, tüm engelleri aşmakta sanatsal şekilde şeklini yapmaktadır ve birden arabamız direksiyonu yukarı doğru kırar deniz aşka gelir arabamıza yukarı doğru otoban yapar,arabamız denizin üstüne çıkar,aaa çıktığı yer İstanbul boğazıdır.ve kahramanımız kemanımızı konuşturmaya devam etmektedir,resitalini bitirir iki kıyıda olan insanlar selamını çakar alkış kıyamet ve slogan gelir.

"Sürüş Keyfinizi Kimse Bozamaz"Fiat Linea Reklam Fikrim :)

İki arkadaş Fiat Linea’ya binerler şoförün yanında oturan kişi başlar espri yapmaya ama espriler çok ama çok kötüdür,buna rağmen arabayı süren abimiz esprilere tebessüm etmekte,hatta arada kahkaha bile atmaktadır ve gelecekleri yere gelirler,arabadan inerler,espirili abimiz bi kötü espri daha yapar yalnız bu sefer abimizde tık yoktur.ve slogan gelir “sürüş keyfinizi kimse bozamaz”

Royal Halı için Dünyayı Patlattığım Reklam Fikrim...!

Royal Halı biz dünya  markası olma yolunda büyük adımlar atıyoruz bunu birde reklamla süsleyelim diye parasızceo ajansıma başvururlar.(Bu arada kafama bi  saksı düşer kendime gelirim J )

Neyse geldiler farz edelim reklam çektik farz edelim işte çekeceğimiz reklam fikrimiz.

Kamerayı uzay boşluğuna alırız,üstten kendi etrafında dönen dünyayı çekmeye başlıyoruz. 

Ve birden dünyanın parçaları yavaşça kopmaya başlar (bu kısım’da isterseniz dünyayı patlatabiliriz daha bi action olur J ),denizler,kıtalar,ülkeler,okyanuslar ne varsa dünya bin parçaya bölünür ve uzay boşluğunda binlerce parça oluşur parçalar yavaş yavaş hareket etmeye ve tekrar birleşmeye başlar halımız oluşmaya başlar kenarlardan başlayarak halımız uzay boşluğunda önceden çizilmiş desene uygun şekilde yavaş yavaş ağır ama etkileyici bir müzik eşliğinde birleşmeye başlar  birleşir birleşir birleşir ve Royal Halımızın üzerinde dünya tekrar ama bir sanat harikası şeklinde oluşur.Uzay boşluğunda etkili ama ağır müzik eşliğinde arz-ı endam eder.

Ve slogan gelir “Dünya Royal Halının Etkisinde Kalacak”

Allahın Emri Peygamberin Kavli ROYAL Halı Reklam Fikrim...!

Ailemiz  toplanır kız istemeye giderler çiçekler,çikolatalar alınır tebessüm tavan yapar.Kız evinin kapısına gelinir kapı çalınır dişler gösterilir ve kapı açılır,ailemiz buyur edilir ve salona alınırken reklam başlar oğlumuzun babası salona serilen mükemmel ötesi,estetik harikası,desenleri,renkleri ile kalitesini belli eden ROYAL halımızı görür ve çarpılır,gözlerini halıdan alamaz o biçim yani o dakikadan sonra odanın içindeki sesler görüntüler artık onu çokta fazla ilgilendirmez.(bu kısımda bazı arkadaşlar madem halı "o biçim" neden hepsi etkilenmez vs diyebilirler arzuya göre benim canım böyle çekti arkadaş)

Neyse ailemizi salondaki koltuklara kurulur kahveler,çaylar derken bu arada babamız trans halindedir.

Kızımızın babası sorar”Oğlumuz ne iş yapar”

Oğlumuzun babası cevap”halı halı halı mühendisi”

hayde millette bir şok bi tebessüm neyse millet normal hale döner ve

Oğlumuzun babası olaya girer”Sebebi ziyaretimiz belli Allahın emri,Peygamberin kavli ile  kızınız Hürrem'le beraber şu halıyı oğlumuz Süleyman’a istiyoruz”

Hayde ipler yine kopar kısa bir tebessümden sonra kızımızın babası” ikisine verdik gitti” der.

Mekan değişir  gelin damat düğün salonundadır masada oturmakta önlerinde yine büyükcene bir royal halı ve  çılgın bir müzik girer önce gelin masanın üstüne çıkar ayağındaki ayakkabıları fırlatır halının üstüne atlar sonra aynı şekilde damat halını üstünde çılgınlar gibi oynamaya başlarlar.

Mekan değişir evlenmişlerdir çocukları olmuştur.Evin salonundaki Royal halımıza 2-3 çocuk serpiştirilir anne baba onlarla oynamakta dünyanın en mutlu,huzurlu relaks ailemiz kurulur ve slogan gelir.

“Mutlu Anlarınızda,ROYAL Her Zaman Yanınızda”

“Fuse tea , Serinlet tea” REKLAM FİKRİM.

Hava çok ama çok sıcaktır, ee doğal olarak tabii :) Üniversiteli 7 arkadaş evde takılmaktadırlar. bir tanesini fena halde yanmaktadır. sıcaklık başına vurmuş ne yapacağını bilememektedir. arkadaşlarına “olum ben acaip sıcakladım, yanıyorum lan bi yardım edin”der. arkadaşları ne yapalım ne yapalım diye düşünmeye başlarlar ve akıllarına voltranı oluşturmak gelir ve 6 arkadaş evin içinde havada uçmaya başlarlar, pervaneyi oluştururlar ve evin tavanına büyük pervaneyi 6 arkadaş kurarlar hem evin tavanında dönmeye hem de ağızları ile koltukta sıcaktan fenalık geçiren elemanımıza ağızları ile üfleme başlarlar,  ama ne çare ki arkadaşları sıcaktan bunalan elemanımıza çare olamamaktadırlar.

Ve kapı zili çalar ding dong ya da ankara’nın bağları tipinde ya da gençler ya pentagram zili de olabilir.

Ve sıcaktan bunalan arkadaşımız kapıyı sürüne sürüne açar. O da ne elemanımızın kız arkadaşı gelmişşşş…Elinde buz gibi Fuse tea elemanımıza  verir.  elemanımız içer yangını geçer, yukarda onun için pervane olan arkadaşları pat diye yere düşerler.

Ve slogan gelir.

“Fuse tea , Serinlet tea”

Fuse Tea "Yaza Giriş Partisi" REKLAM FİKRİM. #fusetea

Çok ama çok sıcak, bunaltıcı bir hava vardır. plajda uzananlar, denizde yüzenler, denize sıfır villalarında deniz manzarası seyredenler,  herkes ama herkes sıcaktan kavrulmuş hayattan zevk alamamaktadırlar. ne klimalar, ne suyun serinliği, ne  şezlonglardaki  şemsiyeler bunaltıcı sıcağın etkisini azaltmamaktadır. Tam bu sırada denizin ortasından büyük bir gürültü gelir ve herkes korku aynı zamanda heyecanla gürültünün geldiği yere bakarlar. denizin yüzeyine doğru yavaş yavaş  bir nesne yükselmektedir. Bu nesne kutu Fuse tea’dir.  çok ama çok büyüktür ve etrafı şeffaf buzlarla kaplı adeta bir buz dağını andırmaktadır.Yükselir yükselir yükselir ve denizin tam üstünde durur. Plajdakiler, villasından  deniz manzarasını seyredenler, denizde yüzenler kısa bir şaşkınlığın ardından çılgınlar gibi  Fuse Tea buz dağına doğru yüzmeye, villadakiler, villalarından çıkarak koşmaya, plajdakiler denize atlayarak buz dağına doğru yüzmeye başlarlar. yüzlerce insan çıldırmışcasına buz dağına yüzerler ve en önce varan buz dağınının kenarından  üstüne çıkar birde bakar ki o devasa boyuttaki Fuse tea’nin içi envai çeşit Fuse tea'lerle dolu içinden bir tanesini alır. BRAVEHEART misali Fuse tea’yi  havaya kaldırır serinlikkkkkkkkk diye bağırırır ve o yüzlerce kişi Fuse tea buz dağına ulaşırlar başlarlar tırmanmaya, ama çılgınlık üst düzeyde sevinç abartılı mı abartılıdır. neyse yüzlerce kişi buz dağının üstüne çıkarlar herkes eline Fuse tea'lerden alır. veeee o buz dağının etrafından  su kayakların da olduğu gibi çılgınca buz dağının üstünden kayarak denize atlarlar ve yandan üstten vs yerlerden çılgın bir müzik denizin içinde yüzlerce insan elinde fuse tea, yaza giriş partisinde eğlenirler. 

ve slogan gelir. 

Fuse Tea "Yaz Geldi, Hoş geldi, Serinlet tea"

BKMExpress Reklam Fikrim...!

Siyah takım elbiseli,beyaz gömlekli,siyah kıravatlı brad pitt çakması abimiz çok mutlu bir şekilde(buraya güzel bir müzik eklenebilir) Mercedes vito arabası ile boğaz köprüsüne giriş yapar boğaz köprüsünün tam ortasına gelince arabasını durdurur kenara çeker arabanın arka kapağını açar içinden bir çuval halat ip çıkarır hemen köprünün yan korkuluklarına bağlar ipleri boğazdan aşağı salar vee salıncağını boğaz köprüsüne kurar başlar sallanmaya ::)

Bunu gören insanlar  boğaz köprüsünün kenarında birikmeye şaşkınlıkla abimizi izlemeye başlarlar  ve tabii ki televizyon kanalları toplanır canlı yayına başlarlar  ve birden tüm Türkiye canlı yayınla Brad pitt abimize kitlenirler.

Bu arada abimizin hanımıda olayı haber alır televizyonunu açar aaa oda ne kocası boğaz köprüsünde sallanmakta hemen telefonuna sarılır abizmizi arar.

+ne yapıyorsun aşkımmmm

-nemi yapıyorum “BKMExpress”i keşfettim aşkım kutlama yapıyorum :) çok çılgın çok harika (tabi bu arada abimiz çılgınca sallanmakta o biçim eğlenmektedir) neyse abimiz devam eder.bak şimdi aşkım bu sistemle burada hem sallanıp hemde senin istediğin porselen takımını alacağım der ve elindeki akıllı telefonla işleme başlar.(bu arada tek eliylede salıncağın ipini turar sallanmaya devam eder)porselen takımını alır “BKMExpress” logosunu tıklar işlem biter (kamera bu arada tabii ki yakın çekimdedir).

Sonra “aşkımmm işlem bitti”kutlamaya devam edelimm der ve sallandığı salıncaktan boğazın sularına  akrobatik hareketlerle atlar (bu arada tüm Türkiye canlı yayından,sahildekiler  abimizi izlemekte heyecan doruğa çıkmış) neyse abimiz boğaz sularına gömülür ama suyun yüzüne çıkamaz abimizi izleyen milyonlar çok ama çok üzülürlerrrrrrrr derken abimiz boğazın kenarına kadar suyun altından yüzerek gelmiştir.ve suyun yüzeyine çıkar ordan boğazın kenarına çıkar veee alkış kıyametttt sevgi gösterileri.abimiz yüksek bir yere çıkar.

-“çıkarın telefonları tabletleri girin verdiğim adrese www.bkmexpress.com.tr kaydolun hayatınızı yaşayın”tüm ekrandakiler ve yanındakiler telefonlarını tabletlerini çıkarırlar ve kayıt işlemini tamamlarlar.ondan sonra ver coşkulu bir müzik oynasın millet JJJJ

(biz buna nesilden nesile reklam fikri diyoruz) JJJJ

Lipton Ice Tea Reklam Fikrim...!

Hayalperest öğrencimiz evde Uzay Belgeseli izlemektedir ,elindeki Lipton ıce tea’den bir yudum alır ve birden Uzay mühendisi  olur ve kendini nasa’da bulur ama bakar ki her taraf mühendis, ortalık mühendisten geçilmiyor önüne gelen bir şey soruyor sıkılır bizimkisi,elindeki Lipton ıce tea’den  bi fırt daha çeker hoop   astronot olmuş uzaya çıkmış ayın üstünde dolaşıyor ama orda da kimse yok yine sıkılır bizimkisi,Lipton ıce tea’den  bi fırt daha çeker  evdeki  belgesel izlediği koltukta kendini bulur oh bee en güzeli bu der…

Ve slogan gelir…Belkide en iyisi hayal ettiğin değil,olduğun yerdir .

Sabri Reyiz'li "Özünü Keşfet" Adidas Reklam Fikrim :)

Sabri adidas ayakkabı markasının reklam yüzü olur. Neyse senaryomuza geçelim.sabri reyiz adidas marka kramponla maça çıkar ve attığı her pas,attığı her şut yerini bulur bütün stad hatta televizyondan seyredenler şaşkınlık içindedir.Sabri'nin her vurduğu top yerini bulmaktadır.Neyse sabri maçtan çıkar adidasın normal günlük spor ayakkabılarını giyer,İstanbul turu atmaya başlar önüne teneke kolanın kutusu gelir bir vurur ve çöp tenekesine girer,sonra yine istanbul'da bu artık hayale bütçeye projeye göre ister hong kong'ta bile bu işleri yaptırabilirsin neyse olayımıza dönelim sabri bakar araba yanlış yere parketmiş arabaya bir vurur tam bir arabalık yer olan durağa arabayı vuruşuyla parkeder,reklam bu ya tam o esnada önüne golf topu gelir bir vurur Amerika'daki deliğe kadar gider ve girer tabii tüm maharet ayakkabıdadır.

Ve slogan gelir.

Adidas "Özünü Keşfet"

Mavi Jeans Reklam Fikrim...! ne o öle serenaydı,sevilaydı :)

Evet bir kot,Jean reklamıda biz yapalım

Genç,dinamik,asi,farklı,tabii ki güzel bir kızımız altlı üstlü kotunu çekmiş, atletizm olimpiyatlarını izlemek için stadyumda yerini almıştır.

Stadyumda coşku o biçimdir.100 m koşu yarışması başlamak üzeredir.Bu arada reklama seksilik ve çılgınlık,deli bir hava katmak için birde yağmur yağdırıyoruz ve tam yarış başlarken kızımız stadyumdaki coşkuya dayanamaz ve yarış başladığı anda sahaya atlar ve yarışmaya katılır 100 metreyi  5 sn’de koşar e canım mavi Jean giyen bir atletin 100m  15 sn koşacak hali yok yarışı 1. Olarak bitirir veee kızımız hızını alamaz tabii bu arada yağmur delicesine yağmaktadır,stadyumdakiler  çılgınlar gibi bağırmakta kızımız  sırayla önce engelli atlamayı tamamlar  hızını alamaz koşu yerinden  sahanın içine dalar sırıkla yüksek atlama,üç adım atlama,gülle atma,çekiç atma,cirit atma yani ne kadar yarışma türü varsa hepsini çılgınca asice kahramanca alnından yağmur taneleri ile birlikte akan teriyle birlikte hepsini tamamlar (bu arada kotun ne kadar esnek olduğu,sağlam olduğu vs yakın çekim gösterilir) sonra sahanın tam ortasına gelir iki elini havaya kaldırır diz çöker ve asice bağırırrrrrrr…özgürlükkk ve marka ardından slogan gelir.fark yaratan çılgınlık maviiiiiiiiiiiiiiii,fark yaratan güzellik,asi ruhların çılgınlığı vsvsv çok slogan bulunabilir…

işte kot reklamı budur...yok sevilaydı,yok serenaydı o ne öle :)

Yumurta Reklam Fikrim :) made in ibo...!

Yumurta taşıyan Tırımız istanbul'dan başka şehre yumurta nakletmektedir.Yokuş yukarı çıkan tırımız yolda bulunan tümsekten geçerken birden arka kapağı açılır ve aşağıya iki yumurta düşer ve macera başlar yumurtalar yokuş aşağı yol almaya başlarlar arkadan gelen tüm arabalara ezilmeden yol alırlar yolda zikzak çizerler ve yüksek bir yerden istanbul'un merkezine düşerler ve iki yumurtamız istanbul'da tüm engelleri aşarak yol almaya devam ederler ve hızla yol alan yumurtalarımız hızlarını alamazlar ve yüksek bir yerden uçarlar ve karşıdan gelen hızla gelen büyük bir tırın ön üst tarafına çarparlar ve o hızla tırımız onları yanda bulunan otuz katlı apartmanın çatısına kadar ulaştırır ve yumurtalarımız çatıda biraz dolaştıktan ve akrobatik hareketler yaptıktan sonra çatıdan aşağı düşmeye başlarlar düşmeye devam etsin 11. katta iki üniversite öğrencisi Emre ve Ahmet sabah kahvaltısı yapacaklardır ve Emre tavaya tereyağını koymuş  eritmeye başlamış ve bu arada mutfakta olan diğer arkadaşı Ahmet'e kanka ordan iki yumurta verde kıralım der ahmet dolabı açar ve yumurta kalmamıştır.Emre'ye kanka yumurta kalmamış yaaa der veee dönelim apartmandanın çatısından düşen yumurtalarımıza onlarda düşmeye devam etmektedirler ve 11. katın balkon demirlerine çarparlar açık olan balkon camından mutfağa girerler tam tavanın üstüne gelirler ve birbirlerine çarparlar kabukları ayrı tarafa içleri tavanın içine düşer ve Emre ile Ahmet kahvaltılarını yaparlar ve slogan gelir"BİZ KIRILACAĞIMIZ YERİ BİLİRİZ" Keskinoğlu Yumurtaları :)

DURU BANYO JELİ REKLAM FİKRİM :):)

Güzel bir kızımız Alışveriş Merkezinden alışveriş yapar poşetlerle AVM'den çıkar oda ne yağmur yağmaktadır,kızımız nasılsa eve kadar giderim diye yola devam eder veee birden yağmur şiddetini arttırır ve yağmur suları sele dönüşür ortalığı sel ve çamur götürmektedir,önüne ne geldiyse alıp götürmektedir,kızımızda zor zahmet yol almaktadır ve birden sele kapılır elindeki poşetleri bir bir kaybetmektedir ve elinde bir poşet kalır onu sıkıca tutar asla kaybetmek istemez çok uğraşır ama o poşette elinden kayar veeeee birden kızımız psikopata bağlar poşetin peşinden o nere giderse gitmeye başlar poşet yüksek bir yerden aşağı düşer kzımız onun arkasından atlar ordan boğaza doğru gider sel suları boğaza karışır ama kızımız artık poşet uğruna kendinden geçtiği için boğazın sularına poşetin ardından atlar poşet boğaz sularının dibine doğru ilerler bizim kızımızda ardından. veeee sonunda poşete ulaşır kıyıya çıkar ama üstü başı çamur, kirli su vs. bildiğin leş olmuştur. evine gider banyoya girer poşeti açar içinden DURU banyo jelini çıkarır çok ama çok kirlenmiştir, yıkanır..derin bir ohhhh çeker ve slogan gelir..."BANYOMU SENSİZ ASLA"

Algida Dondurma Reklam Fikrim...

Küçük bir çocuk sokakta dondurma yemektedir ve abisi elinden dondurmayı alır küçük çocuğumuzun gözleri faltaşı gibi açılır öyle bir yargara çıkarır,öyle bir bağırır ki şehir den ülkeye ve oradan buzullardaki Eskimolara kadar herkes duyar ve dondurmasını geri alır masumluğuna geri döner ve slogan gelir “mesele oyuncaksa iki ağlar susar,mesele algida dondurmaysa dünya ayağa kalkar” :))

Ata Demirer'li MİGROS Reklam Fikrim...!

Ata demirer organik ürün üreten çiftçidir büyük bir tarlada domates,salatalık vs üretmektedir.Ata demirer konuşmaya başlar ben 20 yıldır organik domates salatalık vs üretirim (bu arada topladığı ürünleri bir delikten içeri atar ) ve  ürünlerimi der ve kamera tarlanın hemen altına iner tarla migrosun üzerindedir,MİGROS’a satarım der.slogan gelir.”işte bu kadar taze ve sağlıklıyız”

Soğuk Çay Reklam Fikrim...!

Yanında tozu dumana katarak hızla bir araba geçer,aklından ulan şimdi bu şöyle bir takla atsa duvara çarpsa içindeki angutunnda kafa göz dağılsa der veeee hepsi olur,sonra elindeki fanta kola soğuk çay sıcak çay her neyse içer ve tozu dumana katan o araç birden durur şoför arabadan iner ve kahramanımızdan özür diler ve slogan gelir..güzel düşünmeniz için bir fırt yeterli :)

Arda'lı Sucuk Reklam Fikrim...!

Arda tüm oyuncuları çalımlayarak kaleciyle karşı karşıya kalır ve kaleciyide çalımlar boş kale ile karşı karşıya kalır tam gol atacakken o anda bir koku burnuna gelir ve o tarafa doğru koşmaya başlar koşar koşar koşar,sonra koşarak annesinin evine gelir..annesi sucuk yapmış ardayı bekliyor ve kapıdan girer girmez ardanın ağzına sucuğu verir ve gooooooooooooooollllllllllllllllll diye annesi bağırır...

Ressam Bob'lu Araba Reklam Fikrim...!

ressam bob'umuz  resim yapmak için tuvalin karşısına geçer ve konuşmaya başlar size bugün Mutluluğun Resmini yapacağım der ve fırçasını,boyasını eline alır ve resme başlar şimdi şu kırmızı rengimizden biraz alalım der kırmızı renkten fırçası ile boya alır,önce şu köşeye kırmızı bir gül yapalım der ve fırçayı tuvale sürer sonra nemi olur fırçamız aşka gelir ve ressam bobumuz fırçanın kontrolünü kaybeder ve fırça başlar tuvalin üzerinde resşm çizmeye çizer çizer ressam bob istesede fırçanın kontrolünü sağlayamaz ve resim biter da da dan birde ne olsun fırçamız yaris araba çizmiştir :) (burda bitirebiliriz yada devem ederiz)sonra fırçamız konuşmaya başlar yıllardır bana mutluluk diye çiçek böcek yaptırıyorsun işte mutluluğun resmi budur der ve yarisi gösterir,yarisimiz resimden çıkar önlerine düşer ressamımız arabanın direksiyonuna geçer fırçamız yanına oturur ve slogan gelir :)

Bruce lee araba Reklam Fikrim...!

istanbulda bir evin 3.katı ve evden sesler gelir abimiz aşırı kılıbıktır ve karısından fırça üzerine fırça yemektedir ve iki büklüm onu dinlemekte tamam karıcım tamam karıcm bi daha istediğin gibi yaparım tarzında ezik cevaplar vermektedir ve birden evin önünden sesler gelir ve pencereye koşarlar sokakta eylemciler ev araba cam cerceve dalmaktalar  ortalığı yıkıp geçmekteler ve abimizinde arabası even hemen önündedir sırada onun arabası vardır ve birden abimiz bruce lee moduna bağlar çok ama çok sinirlenmiştir 3. kattan aşağı atlar ve sopayla arabasına vurmaya çalışana uçan tekmeyi yapıştırı ve yere gömer arabasını parçalamak isteyen 1.2.3.4 10 kişi darma duman eder ve arabasına döner selamını verir usssssssssss :)

Burn Enerji İçeceği Reklam Fikrim :)

Kahramanımız avcıdır ve yanında enerji içeceği ile ava çıkmıştır.Her attığı karavanadır atar atar yok sonra yanındaki burn dan bi fırt çeker ve havadan geçen ne kadar kuş varsa indirir ve bu sırada havada uçan bir insan vardır onuda indirir :) ve slogan gelir :) burda slogan çok önemli :)

Çaykur Reklam Fikrim...!

Kahramanımız elinde çayla evinde bulunan akvaryumun karşısına geçer ve balıklarla çay içermisiniz diye dalga geçer,bakın hemde işte şu marka içemezsiniz değilmi vs diye fena halde balıklarla dalgasını geçer.sabah olur tam akvayryumun önünden geçerken ne görsün balıklar ellerinde çay bardakları çay içiyorlar tam şaşkınlıktan küçük dilini yuutacakken balıklar hep birden konuşmaya başlar bizde çay içeriz ama onu değil bunu  içeriz diyerek çaykur paketini gösterirler :)

Üniversiteli Araba Reklam Fikrim..!

Üç üniversite öğrencisi otobana otostop yapmak için çıkarlar ama amaçları otostop değil dalga geçmektir,gelen arabalara otostop işareti yaparlar araçlar tam duracağı sırada geç geç işareti yaparlar ve pis pis gülerlere 1,2,3,4,5 derken kahramanımız yaris arabasıyla ilerden  gelirken bunları görür ve amaçlarını anlar basar gaza ama öğrencilerimiz yarisimize çarpılmışlardır.illa durdurmak istemektedirler bakarlar ki durmaya niyeti yok  üçüde arabayı durdurmak için otobana yatarlar ve kahramanımız yarisle durur. Ve el işareti ile hadi atlayın yapar.gençler sevinir kalkarlar ve arabaya doğru giderler tam kapıyı açacakları sırada kahramanımız gaza basar elini dışarı çıkarır bye bye işareti yapar  ve slogan gelir :)

Çılgın Teyze ve Zeytinyağı Reklam Fikrim :)

Teyzemiz evde yemek yapmakta ve aynı zamanda televizyon izlemektedir tabi ki teyzemizin yaptığı yemek ön plana alınır kamera yakın plan çeker yemeğe kattığı zeytinyağı da yakın plan markası gösterilmeden çekilir. neyse olayımıza dönelim birden televizyonda flaş flaş diye haber girer istanbul'da bir kişi biraz kiloluca bir çocuğumuz yolda yürürken kapağı sökülmüş bir logara sıkışmıştır ve haberler bunu vermektedir.Tüm yardım ekipleri başına toplanmış ama ne yapsalar çocuğumuzu oradan çıkaramamışlardır,teyzemiz tabii ki bu duruma çok üzülür yaptığı yemeği kaptığı gibi bir taksiye atlar ve olay yerine gelir ve açılın açılın diye bağırarak elemanımızın yanına gelir ah çocuğum vah çocuğum diyerek elemanımıza getirdiği yemekten yedirir. Çevredekiler teyze ne yapıyorsun derler. bu arada teyzemiz çantasından yemekte kullandığı zeytinyağını çıkartır ve elemanımızın sıkıştığı yere birazcık döker ve kollarından tutar ve çeker kurtarır alkış kıyamet teyzemiz yağımızı gösterir hem yemeklerde hem kurtarma işlerinde bilginoğlu zeytinyağları :)

Sigorta Reklam Fikrim...!

Kahramanımız yeni bir araba almıştır ama kaskosunu yenilememiştir sigortanın müşteri temsilcisini sallamamış nasılsa yaparız demiştir neyse yolda giderken kahramanımız kaza geçirir araç 10 takla atar  ama elemanımız emniyet kemerini taktığı için arabadan koltukla birlikte uçar ve arabasının parçalanmasını seyreder ve sloganımız gelir kurtulduğunuza sevinemedinizmi o zaman bize gelin sizi sevindirelim ve arabanın yenisi hemen geliverir :)

Uzun Metraj Boya Reklam Fikrim...!

Yıl 1950 Babası boya ustası olan mert ilkokula gitmektedir ve babasının yaptığı işi özenle seyretmektedir ve bir gün babasının yanına gelerek ; baba beni yanına yardımcı alsana bende boya ustası olma istiyorum derr.

Babası mert’e tabi ki oğlum ama okulunu aksatmak yok der ve mertin macerası başlar hafta sonları tatillerde babasına yardımcı olmaya başlar bu arada 1950 yıllarda ki dyo boya kutusuda işe başlar her karede o yıllara ait boya kutusu ön plana çıkartılır neyse,

Mert  babasına yardımcı olarak işe başlar boya yapmayı öğrenir ve bu onda bir tutku haline gelir aşkla şevkle tutkuyla boya yapmaya başlar.Yıllar geçer tabi ki bu arada dyo boya kutularıda değişir 60,70,80’li yıllara ait boya kutuları devreye girer.

Bir gün mert’in babası boya yaparken fenalaşır ve ölür tabi ki burda duygusal müzikler mertin çırpınışları vs ve baba ölür,Toprağa verilir mert elinde güllerle babasının mezarını ziyaret eder ve hem okuyacığını hemde mesleğini devam ettireceği hakkında babasına söz verir.

Mert boya konusunda öyle ileri gider ki kendisine ekip kurar ve ev,villa,İşhanı vs derken büyük işler almaya ve aldığı işleri mükemmel ötesi yapmaya başlar.tabi ki tüm bu işleri yaparken dyo yine gelişimine devam etmekte kendini yenilemektedir.

Mert evlenir ve kendi evini boyama işine girer eşiyle evlerini beraber boyarlar vs.

Ve mert yıllar geçer çoluk çocuk sahibi olur.ve dyonun bölge bayiliğini alır hem boya yapmaya hemde boya satmaya başlar.yıl olur 2014 :) ve slogan gelir “Geçmişten Geleceğe Miras Dyo”

Kız Kaçırmalı Reklam Fikrim...!

Kahramanımız bir kıza sırılsıklam, deliler vs. gibi aşıktır ve sevdiği kızı kaçırmaya karar verir. Yaris arabası ile kızın çalıştığı iş yerine gider ve aksiyon başlar. bir hışımla iş yerine girer kızın yanına gider elinden tutar ve klasik cümleleri kurar ya benimsin ya kara toprağın vs gibi sonra kızı kaptığı gibi dışarı çıkarmaya çalışır kız direnir ve hayır istemiyorum defol manyak gibi cümleler kurar ama kahramanımız kafaya takmıştır bir kere kızı zorla dışarı çıkarır ve dadadan kızımız arabayı görür yıldızlar vs havada uçuşur ve arabaya aşık olur ve hemen arabaya atlar kahramanımız arabanın direksiyonuna geçer ve yol almaya başlarlar bi süre gittikten sonra arabanın ön kapısı açılır ve kahramanımız kız tarafından arabadan atılır kızımız direksiyona geçer pis pis güler hatta kahkaha atar kornaya basar saçlarını dağıtır,müziğin sesini de sonuna kadar açar ve basar gaza gider ve slogan gelir. kızımız için  tavsiyem hatta tavsiye değil böyle bir reklam filmi çekilirse kesinlikle hazar ergüçlü olmalıdır bu rolü en iyi o yapar ve en çok ona yakışır...

Yaris "BAŞTAN ÇIKARIR" Çağatay Ulusoy'lu Araba Reklam Fikrim :)

Çağatay Ulusoy Etiler'de arabasıyla yavaş yavaş ilerlemektedir ve tam bu sırada karşısına 6-7 kız çıkar çılgınlar gibi bağırarak arabanın üstüne atlarlar "Çağatay çık arabadan" diye bağırmaya başlarlar.Çağatay kızları kıramaz ve arabadan çıkar kızlar arabaya doluşur ve giderler Çağatay bakakalır.

Ve slogan gelir.

 "Yaris baştan çıkarır"

Mozartlı araba reklam fikrim...!

Tasarımcımız büyük atölyesinde araba tasarlamak için bilgisayarın başına geçer düşünür düşünür düşünür ama bir türlü hayal edip tasarlamaya başlayamaz.VEE yandan Mozart tercihe göre beethoven’de olur müzik gelir ve tasarımcımız ayağa kalkar iki elini orkestra şefi gibi açar ve tasarımını hayal etmeye başlar müziğin yavaş aktığı anlarda arabanın herhangi bir parçası elinin üstünde oluşur ve müzik hızlandığında önündeki boş alana o parçayı orkestra şefi gibi ileriye doğru iterek parçayı  kondurur ve böyle devam ederek araba tamamlanır tabii bu arada mekanda değişik görsel atraksiyonlar yapılır ve son…son kısmında bu işi gören binlerce insanın alkış tufanıyla bitmesi diye düşündüm ama reklamı sanki basite indirir…! 

Dyo Boya Reklam Fikrim...!

Dyo fabrikasında tüm renklerdeki boyaların istiflendiği depoda üst üste istiflenmiş olan boyalar yıkılır ve izmir’den başlayarak  yavaş yavaş tüm renkler ayrı şehirleri oluşturarak  Türkiye haritası çizer,  dev bir Türkiye haritası rengarenk ve bu oluşturma sırasında tek tek oluşturulan her şehrin üzerine isimleri dijital şekilde yazılır. ve haritamız oluşur. sonra yavaştan haritamız  yerden gökyüzüne doğru yol alır ve kırmızıya boyanmaya başlar sonra üstüne Türk bayrağı ve slogan gelir. Harita oluşurken hafiften bir müzik ve şiir olur veya güzel bir şarkı olur. artık bu işi yapan ekibe kalmış.

Ya da boya taşıyan tırı boğaz köprüsünde boşaltabilir ve boyalar boğaz sularının üzerinde Türkiye haritası çizebilir.

Ya da ege denizinde seyreden ve dış ülkelere boya taşıyan bir gemiden boyalar dökülebilir denizden başlayarak Türkiye’yi  boyayabilir.

Ya da uçakla nakledilen boyalar uçaktan düşebilir. everest'in en tepesine Türkiye haritası çizilebilir. artık dyo'nun bütçesine bağlı .

AJANLI ARABA REKLAM FİKRİM...!

Araba reklamı ; kahramanımız ajandır ve dünyanın herhangi bir şehrinde x araba markasıyla görevdedir.ve karşı istihbarat teşkilatı ajanımızın x şehrinde olduğu bilgisini alır ve ajanımızı yok etmek için tam donanımlı savaş helikopteri gönderir.ve reklam başlar helikopter ajanımızı tespit eder ve ajanımızın arabasının her yönü görme özelliği vardır yani helikopterin her attığı bomba ve mermiyi görebilmektedir.Arabamızın tüm üstün özellikleri için action başlar.ajanımız arabamızın her yönü görme özelliği ile helikopteri fark eder ve helikopterden arabaya roket atılır ve ajanımız arabanın üstün “yol tutuşu” ve “manevra” kaabiliyeti özelliği ile ilk roketten kurtulur,helkopter bu sefer ikinci roketi fırlatır bu sefer arabamızın üstün” fren” özelliği sayesinde bu atıştan kurtulur ve helikopterden bu sefer makineli tüfek atışları başlar arabamız “hızı” sayesinde bu atışlardan da kurtulur,son atış arabamıza değil üst geçide isabet eder ve üst geçitteki isim tabelası arabamızın üzerine düşer tabi ki arabamız hasar görmemiştir(güvenlik,sağlamlık). şehirdeki bu olayı seyreden insanlar hem panik halindedir hemde arabanın “mükemmel dizaynına” hayran kalırlar ve arabayı seyretmekten saklanma ihtiyacı duymazlar ve final sahnemiz helikopterimizin pilotu arabanın tüm bu özelliklerini görünce arabaya hayran kalır ve arabadan gözlerini alamaz tüm dikkati dağılır ve şehirdeki en büyük gökdelene çarpar kendisini son anda helikopterden atar ajanımız bunu fark eder ve arabamızın panoramik cam tavanını açar ve pilotumuzu son anda kurtarır,pilotumuz arabanın “konforunu” çok beğenir ve boğaza karşı arabadan inmeden Türk kahvelerini içerler ve the end…!

DACİA "Kolay Ulaşırsın,Zor Vazgeçersin" REKLAM FİKRİM...!

Dacia’yı test etmek için giden bir müşteri Dacia'ya biner kullanmaya başlar ve öylesine bağlanır ki Dacia'ya,Dacia'dan inmek istemez satış işlemi,bankaya para yatırma işlemi,sigorta işlemi Dacia'dan inmeden yapılır yinede müşteri arabadan inmek istemez,müşteri aracından annesi gelince iner annesinin elinden öper annesini alır arabaya bindirir ve slogan gelir…!

"Kolay Ulaşırsın,Zor Vazgeçersin"